Şimdi Gazze İçin Dua Zamanı
Ey insan
Ey insanlık
Ayağa kalk
Kolları ve bacakları budanmış delikanlıları
Boyunları gövdelerinden ayrılmış insanları
Gözleri uyur gibi kapanmış, kan pıhtıları içindeki bu
çocukları
İnsan Hayalleri Kadar Vardır
Evin teras katından etrafı seyrediyordu küçük çocuk… O sırada uzaklardan gördüğü denize takıldı gözleri… Denizi işaret ederek, yanındaki büyüğüne:
-“Hadi oraya gidelim” dedi.
Bu soru karşısında, “İyi de nasıl” sorusu ile karşılaşınca, çocuk dünyasında asla imkansızlıklara yer olmadığını bir kez daha haykırırcasına:
Kurbiyyetin Mübarek Olsun
Onların ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşır. Fakat O’na sadece sizin takvanız ulaşır...!.” (Hacc/37)
Allah’a verdiği ahde sadakat göstermek için binlerce kilometre uzaklardan geldi nice gönüller Þehirlerin Anası Mekke-i Mükerreme’ye …Ve o güne, o büyük güne, Rabbin’e en yakın olduğunu aynel yakin hissettiği bir mekandaydı artık..Bilmişti, anlamıştı, arefeden gelmiş, Arafat’ta kulluğun zirve noktası duaya durmuştu…
Yalnızlık Bir Ömür Boyu
Yalnızlık...
Çoğu kez kaçmaya çalıştığımız ama kaçtıkça bizi her defasında bulan vefalı dostumuz…
Kaçarız ondan adeta bir düşmandan kaçar gibi…Sevmeyiz belki,istemeyiz gelmesini,istemeyiz onla yaşamayı…
Neden?
Yalnızlık acıdır insanın yüreğinde..Yalnızlık terk edilmektir metruk bir şehirde…
Dua fabrikaları olmalı insanın
Evet, yüzüne bakarken huzur bulduğun, hayatın grift, çözülmez bilmeceleri arasında boğulduğun, çıkış yolu aradığında, işte burası huzur diyecek "huzur fabrikaları olmalı insanın...."Yusuf misâl kuyularda, karanlıklarda kaldığını hissettiğin an, bir dua ipini salacak, seni gün yüzüne çıkaracak dua fabrikaların olmalı..Bembeyaz yüzü, nur yumağı gönlü, elinden asla düşürmediği tesbihi ve dilinden hiç ama hiç düşmeyen zikri, duası ile Nur yumağı ninem...